Friday, August 24, 2012

Bazı İnsanlar Farklıdır



FATİH SULTAN MEHMET

Ulemaya daima saygı gösterir ve ilmin üstünlüğüne inanırdı.


Venedikli Zorzi Dolfin’e göre az gülen, zeki, çalışkan, cömert, amacına ulaşmakta inatçı, her gün mutlaka kitap okuyan, Roma tarihini, Papaların hayatını, Heredot’un tarihini ve daha pek çok tarih kitabını okutup dinleyen, araştırmalar yapan eşsiz bir insandır.

Karl Marx: Bütün Avrupa tarihindeki en ünlü haham ailelerinden birinden gelen bir Alman Yahudi ailesinin üyesi olan Karl Marx, 1849 yılından itibaren ağır bir yoksulluk yaşadı. Sırtında büyük yara ve çıbanlar olan Marx, ''Kapital-Das Kapital''in büyük bölümünü de ayakta yazmak zorunda kaldı. Kapitalizmin tarihi yazan Marksizm'in babası, ''kapitalsiz'' bir bilgeydi.

Alfred Bernhard Nobel  ''Dinamit dünya sözleşmeleri için daha erken barış yolu açacaktır. Ordular tamamen yıkılıp son bulduğunda hiç kuşkusuz altın barışa uyacaklardır.'' (A.Nobel)İsveçli kimyager ve mühendis, dinamitin mucidi. Vasiyetiyle Nobel Ödülleri'ni başlatmıştır.
Edison çok fakir bir ailenin çocuğuydu. Okulunda başarısı yoktu. Bu okuldan atılmasına neden oldu. Sonra içini bir hırs bürüdü. Çöplüklerden buldugu dergilerden ve gazetelerle kendini geliştirdi. Ve sonunda en onemli bulusu olan Ampülü buldu. EDISON’un 100′un uzerinde onemli buluslari vardir.

Einstein, Okulu hiçbir zaman sevmeyen f'izikçi bilim dışındaki insanlara iletilmesi için habercilere Görelilik Kuramı'nı şöyle tanımlamıştır:

"Hoş bir kızla beraber parkta bir saat oturmak bir dakika gibi geçer,

ama sıcak bir sobanın üzerinde bir dakika oturmak bir saat gibi gelir." 

 
George Clooney 1982'de Los Angeles'ta bir otoyol çalışanı olarak bir yıl boyunca yakın bir arkadaşının evindeki dolapta yattı.


John Harvey Kellogg: Sürekli olarak ''sade yiyeceklerle yetinin'' sloganı üzerinde duran Kellogg, yulaf ezmesi ve patatese dayalı bir diyeti gençliğinden itibaren sürdürdü. Günde 3 kez bağırsakları açan basit yiyecekler geliştirmeye yönelen Kellogg, bu deneylerden granola ve zamanla dünyanın en popüler kahvaltı gevreğine dönüşecek olan Kellogg mısır gevreğini icat etti.

Sezen Aksu'nun İlk albümünü  sadece 50 kişi aldı. Okulunu bırakıp İzmir’den İstanbul’a gelen ve Unkapanı’nda şirket şirket dolaşan Aksu’nun yüzüne kapılar bir bir kapanmış. Uzun uğraşlardan ve reddedilmelerden sonra mucizenin adı Yeşil Giresunlu olmuş. 1975’e girerken piyasaya çıkan Haydi Şansım adlı 45’liği sadece 50 adet satan Aksu o günleri şu sözlerle anlatıyor: Moralim çok bozulmuştu. Çünkü o 50 adedi de sadece ben ve yakınlarım almıştık.

 Steve Jobs'un Korkunç bir ikna kabiliyeti vardır! Örneğin Pepsi firmasının başkanını Apple için çalışmaya ikna etmiştir!Jobs’un anlattığına göre, zamanında Pepsi Co. firmasının başkanlığını yapmakta olan John Sculley’i görevinden ayrılıp Apple CEO’su olarak çalışması için ikna ederken şöyle demiştir: “Bütün hayatını şekerli su satarak geçirmek mi istersin; yoksa (bize katılıp) dünyayı değiştirmek mi?”


Tuesday, August 14, 2012

Pragmatik Çözümler Kazandırıyor




     Hayatı bilinçsiz yaşadığımız müddetçe farklı farklı sorunlarla başbaşa kalıyoruz. Farkında olmadan önümüze engeller çıkarıyoruz. Daha sonrada dilimizden keşke kelimeleri eksik olmuyor. Bilinçsiz eylemler sonucunda hatalar bize kimi zaman ufak, kimi zaman ağır, kimi zaman ise telafisi olmayan bedeller ödetiyor.

     Örneğin bir iş adamının en fazla önem duyduğu konu zaman yönetimidir. Gün içerisinde karşılaşacağı beklenmedik veya kendisinden dolayı kaynaklanan problemler işlerinin aksamasına sebep olabilir. Bunları bilinçli bir şekilde öngörmek gerekir. Mesela her çalışanın bir sonraki gün için hatırlaması, yerine getirmesi ve ilgilenmesi gereken işler, görevler, sorumluluklar vardır. Eğer çalışma masanızda bir not defteriniz veya ajandanız yoksa bu sizin kısa ve uzun vadede sistemsiz hareket ettiğinizi gösterir. Bu şekildede yaptığınız işlerde verimli olamazsınız ve sorunlara çözüm üretemiycek durumlarla karşılaşabilirsiniz.

    Halbuki problemlere somut ve pragmatik çözümler üretebilen insanların hayatta diğer insanlara kıyasla daha başarılı olduklarını gözlemliyoruz. Başarılı olmak için konuları rasyonel düşünmek ve pragmatik yaklaşmak gerekir.

    Pragmatik çözümler nasıl kazandırıyor işte size verebileceğim basit örnekler ;

  • Trafiğin çok yoğun olduğu bir iş günü içerisinde katılmanız gereken önemli bir iş toplantısına gitmek için yola biraz daha erken çıkarsanız, toplantıya geç kalmamış ve zamanında katılmış olursunuz.
  • Günü birlik yada birkaç günlük yapıcağınız bir yurt dışı gezisi öncesinde gidiceğiniz yerin hava durumunu öğrenirseniz yanınızda hangi elbiseleri götürmeniz gerektiğini bilirsiniz ve işi şansa bırakmamış olursunuz. 
  • Sizinle çalışma talebinde bulunan X bir firmanın S.W.O.T. analizini yaptırdığınız taktirde talebi daha sağlıklı bir şekilde değerlendirmeye almış olur ve finansal riskleri azaltmış olursunuz.
  • Yatırım yapmayı düşündüğünüz bir sektöre pazar araştırma şirketleri ile ortak çalışırsanız, doğru paremetriler üzerinden yol almış olursunuz. 
  • Kriz dönemlerinde inovasyon yap, inovasyona odaklan.
    Mümin Sekman ve diğerlerinden pragmatik öğütler ;
  •  Yeterli zamanım yok deme. 
  •  Albert Eisntein’in da günleri 24 saatti.
  • Dikkatini, işini büyütmeye değil, daha iyi yapmaya ver.
  • Atak ve cesur ol. Birgün geriye dönüp baktığında yaptıklarından çok, yapmadıkların için pişmanlık duyacaksın.
  • Fırsat ara güven arama, limandaki bir tekne güvendedir ama bir süre sonra altı çürümeye başlar.
  • Keşke sözcüğü yerine “Bir dahaki sefere” demeyi dene.
  • Hemfikir olmadığın şeyi kavga etmeden söylemeyi öğren.
  • Başarılı bir evliliğin altında iki şeyin yattığını unutma : Doğru insanı bulmak ve doğru insan olmak.
  • Çocuklarla oyun oynadığında bırak onlar kazansın.
  • Gülleri koklamaya zaman ayır.
  • Yaşlan ama paslanma. 
  • Çok çalışarak elde ettiğin bir şeyin tadını çıkartmaya da vakit ayır.
  • İlk izlenimlerine güvenme.
  • Kaybedecek bir şeyi kalmamış insanlardan kendini kolla.
  • Unutma ! Bir insanın en derin duygusal ihtiyacı takdir edildiğini hissetmesidir.

Cihan ANDİÇ
 

Sunday, August 12, 2012

Umudunu Kaybetme



Chris Gardner maddi olarak ayakta kalmakta zorlanan ama buna rağmen son derece iyi niyetli ve çalışkan bir aile babasıdır. Karısı, artık içinde bulundukları duruma dayanamayıp evi terkedince oğlu Christopher ile yalnız kalırlar.

Bu durumun yarattığı hayalkırıklığını ve zorlukları henüz atlatmamışken oturdukları evden de ev sahibi tarafından çıkartılırlar. Oğlu ile birlikte sokakta kalmasına ve tuvaletlerden düşkünler evine kadar çeşitli mekanlarda barınmaya çalışmasına rağmen Chris, oğlunun sevgisi ile ayakta kalmaya ve var gücü ile çalışmaya devam eder.

2006 yılı yapımı olan, büyük bir sevgi ve mücadele öyküsünün anlatıldığı "Umudunu Kaybetme" filmi izleyenlere gerçekten anlamlı mesajlar vermektedir.

Umarım sizide etkilemiştir.

Filmle ilgili yapılan izleyici yorumları ;

"Eğer bu filmi izlerseniz eğer hayatınız kötü ise küçük bir gelişme olacaktır ve bu daha kötü olmaktan iyidir eğer iyi iseniz hayatınızda büyük gelişmeler olacaktır ki bu sizi muhteşem yapacaktır.Unutmayın küçücük bir gülümseme bile bir umut kaynağı ve büyük bir değişiklik yaratır. Kesinlikle hayatınızda değişikliklere yol açabilir bu film…İzlemeyenler için büyük bir şans zaman kaybetmeden izlemelisiniz ."

"Dünyada kendi dalında yapılmış gerçek bir hayat hikayesi olan bir insanın ne zor şartlar altında neler yapabileceğini gösteren gerçekten muhteşem ve anlayabilene çok anlamlı bir filmdi."

" Hayatımın filmi. Kopuk yaşadığım her dönem izlerim ve ilaç gibi gelir. sanırsam bu film en iyisi.."

Friday, August 10, 2012

Kendine Güven Ama Abartma



İki psikiyatri uzmanı, 10 yıl kadar önce bir teori ortaya atmış şöyle ki ;

"Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır."

Ve bunun üzerine bir araştırma başlatıldı. Fizyolojik ve zihinsel alanda yapılan çeşitli uygulamaların sonucunda şu bulgulara ulaşıldı:
· Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
· Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimin-dedir.
· Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler.
· Eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlarlar.


Cornell Üniversitesi'ndeki öğrenciler arasında bir test yapıldı ve klasik "Nasıl geçti?" sorusuna öğrencilerden yanıtlar istendi...

Soruların yüzde 10'una bile yanıt veremeyenlerin “kendilerine güvenleri” müthişti. Onların "testin yüzde 60'ına doğru yanıt verdiklerini" düşündükleri; hatta "iyi günlerinde olmaları halinde yüzde 70 başarıya bile ulaşabileceklerine inandıkları" ortaya çıktı.

Soruların yüzde 90'ından fazlasını doğru yanıtlayan-lar ise “en alçakgönüllü” deneklerdi; soruların yüzde 70' ine doğru yanıt verdiklerini düşünüyorlardı.

Tüm bu sonuçlar bir araya getirildi ve Dunning-Kruger Sendromu'nun metni yazıldı:

“İşinde çok iyi olduğuna” yürekten inanan ‘yetersiz’ kişi, kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve aslında yapamayacağı işlere talip olmaktan hiçbir rahatsızlık duymaz! Aksine her şeyin hakkı olduğunu düşünür!
Ancak bu ‘cahillik ve haddini bilmeme’ karışımı mesleki açıdan müthiş bir itici güç oluşturur.

‘Eksiler’ kariyer açısından ‘artıya’ dönüşür.

Sonuçta, ‘kifayetsiz muhterisler’ her zaman ve her yerde daha hızlı yükselirler…

Bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar çalışma hayatında ‘fazla alçakgönüllü' davranarak öne çıkmaz, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmaz, kıymetlerinin bilinmesini beklerler... Tabii beklerken kırılır, kendilerini daha da geriye çekerler... Muhtemelen üstleri tarafından da ‘ihtiras eksikliği’ ile suçlanırlar..."

N'olur fazla mütevazi olmayın!...

"Siz de çevrenize şöyle bir bakın" diyeceğim ama eminim bu satırları okurken bile aklınızdan bir dolu yüz, bir dolu isim geçti...

Bence Dunning ile Kruger'in, bu çalışmalarıyla 2000'de, Nobel yerine Harvard Üniversitesi'nin Ig Nobel'ini alma nedeni "cahil olmamalarıydı".

Gönlümün nobelini bu ikiliye vererek yazımı Bertrand Russel'in bir sözüyle bitiriyorum:

“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.”




Tuesday, August 7, 2012

Einstein’dan 10 Hayat Dersi


1. Merakınızın peşinden gidin

‘Benim özel bir yeteneğim yok. Yalnızca tutkulu bir meraklıyım.’

Sizin merakınızı çeken nedir? Neyi en çok merak ediyorsunuz? Benim merak ettiğim neden bazı insanların başarılı olup bazılarının olamadığıdır. Bu yüzden yıllarca başarı üzerine çalıştım. Merakınızın peşinden giderseniz başarıya ulaşırsınız.


2. Azim paha biçilmezdir

‘Çok zeki olduğumdan değil, sorunlarla uğraşmaktan vazgeçmediğimden başarıyorum.’

Belirlediğiniz yolun sonuna ulaşacak kadar sabırlı mısınız? Posta pullarının gideceği yere varasıya kadar mektuba yapışıp kalmasından ötürü çok değerli olduğu söylenir. Posta pulu gibi olun ve başladığınız işi bitirin.

3. Bugüne odaklanın

‘Güzel bir kızı öperken düzgün araba kullanan birisi, öpücüğe hak ettiği dikkati vermiyor demektir.’

İki atı aynı anda süremezsiniz. Bir şeyler yapabilirsiniz ama her şeyi yapamazsınız. Şimdiye odaklanın ve bütün enerjinizi şu anda yaptığınız işe verin.

4. Hayal gücü güç verir

‘Hayal gücü her şeydir. Sizi bekleyen güzelliklerin önizlemesi gibidir. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir.’

Hayal gücünüz geleceğinizi belirler. Einstein şöyle der: ‘Zekanın gerçek göstergesi hayal gücüdür, bilgi değil’. Bu yüzden hayal gücünüzün hantallaşmasına izin vermeyin.

5. Hata yapın

‘Hiç hata yapmamış bir insan yeni bir şey denememiş demektir.’

Hata yapmaktan korkmayın. Eğer nasıl okuyacağınızı bilirseniz hatalar sizi daha iyi bir konuma getirebilir. Başarılı olmak istiyorsanız yaptığınız hataları üçe katlayın.

6. Anı yaşayın

‘Ben geleceği hiç düşünmem, ne de olsa gelecektir.’

Geleceği ayarlamanın tek yolu olabilidiğiniz kadar şimdide olmaktır. Şu anda dünü ya da yarını değiştiremezsiniz. Önemli olan tek an şimdidir.

7. Değer yaratın

‘Başarılı olmaya değil, değerli olmaya çalışın.’

Zamanınızı başarılı olmak için harcamayın, değerler yaratın. Eğer değerli olursanız başarı kendiliğinden gelecektir.

8. Farklı sonuçlar beklemeyin

‘Delilik: Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemek.’

Hergün aynı rutinde yaşayarak farklı görünmeyi bekleyemezsiniz. Hayatınızın değişmesini istiyorsanız kendinizi değiştirmelisiniz.

9. Bilgi deneyimden gelir

‘Bilgi malumat değildir. Bilmenin tek yolu deneyimlemektir.’

Bir konuyu tartışabilirsiniz ama bu size sadece felsefi bir anlayış kazandırır. Bir konuyu bilmek istiyorsanız onu deneyimlemelisiniz.

10. Kuralları öğrenin, daha iyi oynayın

‘Oyunun kurallarını öğrenmek zorundasınız. Böylece herkesten iyi oynayabilirsiniz.’

Yapmanız gereken iki şey var. Birincisi oynadığınız oyunun kurallarını öğrenmek. İkincisi ise oyunu herkesten iyi oynamayı istemek. Bu iki şeyi yaparsanız başarı sizinle olur!